…mutlak ki geldi sizlere Allah’tan bir nur ve apaçık bir kitap.
Kılavuzlar onunla (Kur’an’la) Allah; rızasına tabi olmuş kimseyi esenlik yollarına; ve çıkarır onları izniyle karanlıklardan nura; ve kılavuzlar dosdoğru bir yola.


…mutlak ki geldi sizlere Allah’tan bir nur ve apaçık bir kitap.
Kılavuzlar onunla (Kur’an’la) Allah; rızasına tabi olmuş kimseyi esenlik yollarına; ve çıkarır onları izniyle karanlıklardan nura; ve kılavuzlar dosdoğru bir yola.
Ve denildiği vakit onlara “Tabi olun Allah'ın indirdiğine”; dediler: “Hayır! Tabi oluruz atalarımızı üzerinde bulduğumuza”; ataları onların akletmez bir şey ve doğru yola yönelmez olmuş olsa da mı?
Tabi olun Rabbinizden sizlere indirilene; ve tabi olmayın O'nun astından evliyaya/velilere; ne azdır öğüt aldığınız.
Ve indirmiş değiliz sana kitabı ancak beyan etmen için onlara ki hakkında ayrılığa düştüklerinde; ve doğru yola bir kılavuz; ve bir rahmet inanan bir kavim için.
Ve inanır değildir çoğunluğu onların Allah'a; ve ancak onlar müşrikler/şirk koşanlar.
Doğrusu kimseler fırkalara/bölüklere ayırdılar dinlerini; ve oldular gruplar; değilsin onlarla bir şeyde…
Ve kim arzular/arar İslam’dan başka bir din; öyle ki asla kabul edilmez ondan; ve o ahirette hüsran içinde olanlardandır/kaybedenlerdendir.
Dedi (şeytan): “Öyle ki, saptırmanla beni, mutlak otururum onlara; senin dosdoğru yoluna.
Ve saptırmasınlar seni Allah'ın ayetlerinden; indirildiği vakit sonrası sana; ve davet et Rabbine; ve olma müşriklerden/ortak koşanlardan.
Ve dedi resûl: "Ya Rabbi! Şüphesiz benim kavmim-toplumum tuttular bu Kur’an'ı terk edilmiş"
Ve kimseler sımsıkı sarılırlar kitaba; ve ayakta tutarlar salatı; doğrusu biz zayi etmeyiz iyi davrananların ecrini.
Öyleyse sımsıkı sarıl vahyedilene sana; doğrusu sen dosdoğru yol üzerindesin.
Kur'an bir deniz feneridir. İnsanları karanlıklardn aydınlığa çıkaran bir öğüt, bir hatırlatma, biz zikir, bir rahmetttir.